Vergi Hukuku Mevzuatında Gelişmeler
1- Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (“GİB”) resmi internet sitesinde 26.04.2024 tarihinde yayınlanan duyuru kapsamında, kurumlar vergisi mükellefleri açısından 2023 hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi için son günün 06.05.2024 olduğu hatırlatılmıştır. Esasen 2023 hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi için son gün 30.04.2024 iken aşağıda yer alan duyuru kapsamında GİB tarafından bu sürenin uzatılmasına karar verilmiştir.
- Yine aynı gün GİB’in resmi internet sitesinde yayınlanan duyuru ile enflasyon düzeltmesine ilişkin işlemlerin getirdiği yoğunluk sebebiyle, 2023 hesap dönemine ait kurumlar vergisi beyannamelerinin verilme ve ödeme süreleri ile BA-BS formlarının verilme, e-Defterlerin oluşturulma, imzalanma ve elektronik defter beratlarının yüklenme süreleri uzatılmıştır. Buna göre:
- 04.2024 günü sonuna kadar verilmesi gereken 2023 hesap dönemine ait Kurumlar Vergisi Beyannamelerinin verilme süreleri ile bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri 06.05.2024 Pazartesi günü sonuna kadar,
- 04.2024 günü sonuna kadar verilmesi gereken 2024/Mart dönemine ilişkin BA-BS bildirimlerinin verilme süresi 06.05.2024 Pazartesi günü sonuna kadar,
- 04.2024 günü sonuna kadar oluşturulması ve imzalanması gereken e-Defterlerin oluşturulma ve imzalanma süresi ile aynı sürede Gelir İdaresi Başkanlığı Bilgi İşlem Sistemine yüklenmesi gereken elektronik defter beratlarının yüklenme süresi 10.05.2023 Cuma günü sonuna kadar uzatılmıştır.
2- GİB’in resmi internet sitesinde 26.04.2024 tarihinde yayınlanan duyuru ile Kahramanmaraş’ta 06.02.2023 tarihinde meydana gelen depremler sebebiyle ilan edilen mücbir sebep halinin uzatılmasına karar verilmiştir. İlgili duyuruya göre halen mücbir sebep hali devam eden; Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya illeri ile Gaziantep İlinin İslahiye ve Nurdağı ilçelerindeki mükellefler için 30.04.2024 Salı günü sona erecek olan mücbir sebep halinin, son kez uzatılarak 31.08.2024 Cumartesi günü sona ermesi uygun bulunmuştur.
- Her ne kadar yukarıda yer verilen duyuru kapsamında mücbir sebep halinin 31.08.2924 tarihine kadar uzatılmasına karar verilmiş olsa da bazı vergilerin ödenme ve beyannamelerin verilme süresinde, mücbir sebep halinin sona erdiği 31.08.2024 tarihinden farklı tarihlerin son gün olarak belirlenmesine karar verilmiştir. Bu kapsamsa GİB tarafından bazı tablolar hazırlanmıştır. Mükelleflerin vergisel yükümlülükleri yerine getirirken aşağıda yer verilecek sürelere dikkat etmesi gerekmektedir. GİB tarafından hazırlanan tablolar şu şekildedir:
- Tablo-1 Kapsamındaki Süreler: Gelir stopaj vergisi beyannameleri, sosyal güvenlik mevzuatı gereğince sigortalıların mücbir sebep dönemine ilişkin prime esas kazanç ve hizmet bilgilerinin Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi ile bildirilmesinin zorunlu olması durumunda, bu beyannamelerin vergi kesintilerine (gelir stopaj vergisi) ilişkin kısmı, damga vergisi (beyannameli damga vergisi mükellefi) beyannameleri ile aylık ve üç aylık olarak verilen diğer beyanname ve bildirimlere ilişkin süreler düzenlenmiştir. Tablo-1’e erişmek için bağlantıyı tıklayabilirsiniz.
- Tablo-2 Kapsamındaki Süreler:KDV beyannameleri (üç aylık olarak verilenler dahil) ile BA-BS Bildirimlerine ilişkin süreler düzenlenmiştir. Tablo-2’ye erişmek için bağlantıyı tıklayabilirsiniz.
- Tablo-3 Kapsamındaki Süreler: Yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerine ilişkin süreler düzenlenmiştir. Tablo-3’e erişmek için bağlantıyı tıklayabilirsiniz.
3- GİB tarafından 27.04.2024 tarihli Resmi Gazete’de Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 51) yayınlanmıştır. Tebliğ’in detayları ise şu şekildedir:
- Yayınlanan Tebliğ ile Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği’nin (“KDVGUT”) Yiyecek ve İçecek Sunulan Yerlerde KDV Oran Uygulaması başlıklı III/B-2.4. numaralı bölümünde değişikliğe gidilmiştir.
- Öncelikle belirtmek gerekir ki Tebliğ tek başına değerlendirildiğinde, yeme içme sektöründe uygulanan KDV oranlarında artış yapıldığı izlenimi uyanmaktadır. GİB tarafından 27.04.2024 tarihinde yayınlanan basın açıklaması ile beraber değerlendirildiğinde aslında Tebliğ ile yapılan değişikliklerin, yeme içme sektöründe halihazırda uygulanan KDV oranlarının, KDVGUT’a işlenmesi olduğu açıktır. Dolayısıyla Tebliğ ile yeme içme sektöründe KDV oran değişikliği yapıldığı sonucuna ulaşılmamalıdır.
- Tebliğ ile yapılan değişiklikler ise en temelde; 07.2023 tarihli ve 32241 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 7346 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile yeme içme sektöründe %10 ve %20 olarak düzenlenen KDV oranlarının, KDVGUT’a uyarlanmasıdır.
- Konuya dair detaylı açıklamalarımız için bağlantıyı (GİB tarafından 27.04.2024 tarihli ve 32529 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 51)
4- GİB tarafından 30.04.2024 tarihli Resmi Gazete’de Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 560) yayınlanmıştır. Yayınlanan tebliğ ile 2024 hesap döneminin birinci geçici vergi döneminde enflasyon düzeltmesi yapılmayacağı düzenlenmiştir. Tebliğ’in detayları ise şu şekildedir:
- GİB her ne kadar Tebliğ’in 3. maddesinde 2024 takvim yılının ilk geçici vergi döneminde enflasyon düzeltmesi şartlarının gerçekleştiğini belirtse de enflasyon düzeltmesi yapılmamasını uygun bulmuştur.
- Buna karşılık Tebliğ m. 3/4 hükmünde, 2023 hesap dönemi sonuna ait bilançoların enflasyon düzeltmesine tabi tutulması yönünden herhangi bir engel olmadığı da açıkça vurgulanmıştır.
- Mükellefler, 2024 hesap döneminin birinci geçici vergi dönemini kapsayan gelir ve kurumlar beyannamelerine bilançoyu eklemeyecektir.
- Son olarak, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu Mükerrer Madde 298/A-9 hükmünün kapsamında olan ve münhasıran münhasıran sürekli olarak işlenmiş altın, gümüş alım-satımı ve imali ile iştigal eden mükellefler, Tebliğ’de yer alan şartlara bağlı olmaksızın 2024 hesap döneminin birinci geçici vergi dönemi dahil enflasyon düzeltmesi yapmaya devam edeceklerdir.
- Konuya dair detaylı açıklamalarımız için bağlantıyı (GİB tarafından 30.04.2024 tarihli ve 32532 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 560 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği)
5- Cumhurbaşkanı tarafından 01.05.2024 tarihli Resmi Gazete’de 8434 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı yayınlanmıştır. Yayınlanan karar ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu (“GVK”) geçici 67. maddede düzenlenen tevkifat oranlarında değişikliğe gidilmiştir. Bankacılık sektöründe elde edilen bazı kazanç ve iratlardan yapılacak Gelir Vergisi tevkifatı oranlarını düzenleyen 2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı 07.2006 tarihli ve 26237 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanmıştır. Cumhurbaşkanı tarafından yayınlanan 8434 sayılı Kararı ile anılan Bakanlar Kurulu Kararı’nda belirlenen oranlarda değişiklik yapılmıştır. Kararın detayları şu şekildedir:
- Mevduat faizlerinden kaynaklanan Gelir Vergisi tevkifatı oranları şu aşağıdaki şekilde belirlenmiştir;
- Vadesiz ve ihbarlı hesaplar ile 6 aya kadar vadeli hesaplarda %7,5
- 1 yıla kadar vadeli hesaplarda %5,
- 1 yıldan uzun vadeli hesaplarda %2,5
- Enflasyon oranına bağlı olarak değişken faiz oranı uygulanan 1 yıldan uzun vadeli hesaplarda %0,
- Kur korumalı vadeli mevduat hesaplan ile döviz tevdiat hesaplarından dönüşüm kuru üzerinden Türk lirasına çevrilen mevduat hesaplarında %0,
- Altın cinsinden mevduat hesaplarından dönüşüm fiyatı üzerinden Türk lirasına çevrilen mevduat hesaplarında %0 olarak belirlenmiştir.
- Katılım bankaları tarafından katılma hesabı karşılığında ödenen kar paylarından kaynaklanan Gelir Vergisi tevkifatı oranları şu aşağıdaki şekilde belirlenmiştir:
- Vadesiz, ihbarlı ve özel cari hesaplar ile 6 aya kadar (6 ay dahil) vadeli hesaplarda %7,5
- 1 yıla kadar vadeli hesaplarda %5,
- 1 yıldan uzun vadeli hesaplarda %2,5,
- Kur korumalı vadeli katılma hesapları ile döviz cinsinden katılım fonu hesaplarından dönüşüm kuru üzerinden Türk lirasına çevrilen katılma hesaplarında %0,
- Altın cinsinden katılım fonu hesaplarından dönüşüm fiyatı üzerinden Türk lirasına çevrilen katılma hesaplarında %0 olarak belirlenmiştir.
6- Adalet Bakanlığı tarafından 01.05.2024 tarihli Resmi Gazete’de İdare Mahkemeleri’nin Kurulmasına İlişkin Karar yayınlanmıştır. Yayınlanan karar kapsamında yeni kurulan İdare ve Vergi Mahkemeleri şu şekildedir:
- Ankara 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44 ve 45. İdare Mahkemeleri,
- Ankara 9 ve 10. Vergi Mahkemeleri,
- Hatay 7, 8, 9 ve 10. İdare Mahkemeleri,
- İstanbul 19, 20, 21, 22, 23, 24 ve 25. İdare Mahkemeleri,
- İstanbul 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28 ve 29. Vergi Mahkemeleri,
- Kahramanmaraş 5 ve 6. İdare Mahkemeleri,
- Şanlıurfa 2. Vergi Mahkemesi,
- Van 6 ve 7. İdare Mahkemeleri yeni kurulan mahkemelerdir.
Vergi Hukukunda Yargı Kararları
Vergi hukuku alanında önemli gördüğümüz yargı kararı aşağıda özetlenmiştir:
Yargıtay 11. Ceza Dairesi’nin 16.06.2020 tarihli ve E. 2017/990, K. 2020/3152 sayılı kararında, defter ve belgeleri gizleme suçuna yönelik vergi incelemesinin iş yeri dışında inceleme yapılması gerektiğine ilişkin bir tespit varsa buna ilişkin belgenin dosyaya ibraz edilmesi gerektiği, aksi takdirde yapılan tebligatın hukuki geçerliliği bulunmadığından sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine hükmedilmiştir.
- Karara konu somut olayda sanık hakkında 2008 ve 2009 yıllarına ait defter ve belgelerin ibraz edilmediği iddia edilmiş ve buradan hareketle anılan yıllarda 213 sayılı Vergi Usul Kanunu (“VUK”) m. 359/2 hükmünden kaynaklı yargılama yapılmıştır. İlk derece mahkemesi anılan suçtan ötürü mahkumiyet kararı vermiştir.
- Temyiz incelemesini esnasında Yargıtay; VUK m. 139’a göre vergi incelemesinin işyerinde yapılması gerektiğini, ticari faaliyetine devam ettiği anlaşılan sanığa vergi denetmeni tarafından defter ve belgelerini ibraz etmesi için çıkarılan tebligatın, 27.09.2012 tarihinde sanığın iş yeri adresinde, bizzat kendi imzasına tebliğ edildiğini tespit etmiştir. Buna karşılık hesapların vergi dairesinde incelenmesine imkan veren VUK m. 139/2 hükmündeki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenip belirlenmediğinin incelemeyi yapan vergi denetmeninden sorulmaksızın ve iş yeri dışında inceleme yapılması gerektiğine ilişkin bir tespit varsa buna ilişkin belge dosyaya kazandırılmaksızın yargılama yapılması hukuka aykırı bulunmuştur. Yargıtay, anılan eksikliklerin varlığı halinde yapılan tebligatın hukuki geçerliliği bulunmadığından sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğini belirtmiş ve ilk derece mahkemesi kararını bozmuştur.
Hazırlayan:
Av. Doğa Can Altınözlü