Mevzuat Değişiklikleri

Katma değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 46) Resmi Gazete’de Yayınlandı

Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 46) “Tebliğ”, 01.04.2023 tarihli ve 32150 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

İlgili tebliğ ile birlikte yapılan önemli düzenlemeler şu şekildedir:

  • Mücbir sebep hali sona eren veya mücbir sebep halinden çıkmak isteyen mükelleflerin KDV tevkifatı karşısındaki durumları hakkında düzenleme kaldırılıp yerine yeni bir düzenleme yapılmıştır. (m.1)
    • Söz konusu düzenlemeye göre: “Alıcı mükelleflerin mücbir sebep halinden çıkmak istemeleri ve buna ilişkin idareye yaptıkları başvuru neticesinde mücbir sebep halinin sona erdirilmesi durumunda da mücbir sebep halinin ortadan kalktığı tarihten itibaren genel hükümler çerçevesinde tevkifat uygulanır. Öte yandan, işleme taraf olan satıcı mükellef ile alıcı mükellefin her ikisinin de mücbir sebep kapsamında bulunması halinde, söz konusu alımlarda genel hükümler çerçevesinde tevkifat uygulamasına devam olunur.”
  • PTT Anonim Şirketi’nin posta işlerinin yerine getirilmesine yönelik hizmet alımlarının 9/10 oranında tevkifata tabi tutulacağı düzenlenmiştir. (m.2)
  • Kısmi tevkifattan kaynaklanan ve vergi incelemesi ile alınması gerektiği belirtilen iade türlerinin, Yeminli Mali Müşavir “YMM” ile süresinde düzenlenmiş tam tasdik sözleşmesi bulunması durumunda YMM raporu ile de alınabilmesi imkanı getirilmiştir. (m.3-4)
    • İlgili düzenlemeye göre: mükellefin iade hakkı doğuran işlemi yaptığı yılda süresinde düzenlenmiş tam tasdik sözleşmesinin bulunması halinde, mahsuben iade talepleri YMM raporu ile yerine getirilebileceği ve
    • Mükellefin iade hakkı doğuran işlemi yaptığı yılda süresinde düzenlenmiş tam tasdik sözleşmesinin bulunması halinde, nakden iade talepleri YMM raporu ile yerine getirilebilir veya iade talebinin tamamı kadar verilmiş teminat, YMM raporu ile çözülebileceği açıklanmıştır.
  • KDV iade talebinde bulunulabilecek asgari tutarla ilgili tartışmalı hususlara açıklık getirilmiştir. (m.6)
    • Söz konusu düzenlemeye göre mükelleflerin iade hakkı doğuran işlemlerine ilişkin olarak iade talebinde bulunabilecekleri asgari tutar, 2.000,00-TL olarak belirlenmiştir.
  • KDV iadesi ile ilgili haklarında sahte veya yanıltıcı belge kullanımı bulunan ve bunların oranının %5’ten düşük olan mükelleflerin özel esaslara alınmaması hususu düzenlenmiştir. (m.7-8)
    • İlgili düzenlemeye göre; Sahte belge kullanılmasına yönelik olumsuz tespit bulunan dönemi kapsayan takvim yılında süresinde düzenlenmiş tam tasdik sözleşmesi bulunan mükelleflerin, sahte olduğu tespit edilen belgelerde yer alan alım tutarının, aynı dönemdeki toplam alımlarının %5’ini geçmemesi halinde, bu mükellefler sahte belge kullanma tespiti gerekçesiyle özel esaslar kapsamına alınmayacaklardır.
    • Muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanılmasına yönelik olumsuz tespit bulunan dönemi kapsayan takvim yılında süresinde düzenlenmiş tam tasdik sözleşmesi bulunan mükelleflerin, yanıltıcı olduğu tespit edilen belgelerde yer alan alım tutarının, aynı dönemdeki toplam alımlarının %5’ini geçmemesi halinde, bu mükellefler muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma tespiti gerekçesiyle özel esaslar kapsamına alınmayacaklardır.
  • 7440 sayılı Kanun kapsamında KDV matrah artırımında bulunanların özel esaslar karşısındaki durumu hakkında önemli düzenlemelere yer verilmiştir. (m.9) İlgili maddeye göre:
    • Sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma olumsuz raporu ile
    • Sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma
    • Beyanname vermeme
    • Adresinde bulunamama
    • Defter ve belge ibraz etmeme

kapsamında olumsuz tespitleri bulunan ve bu nedenle özel esaslara tabi olan mükelleflerden 2018, 2019, 2020, 2021 ve 2022 yıllarında faaliyette bulundukları dönemlerin tamamına ilişkin olarak 7440 sayılı Kanun kapsamında KDV artırımında bulunanlar, artırım tutarlarının tamamını ödedikleri tarihten itibaren özel esaslar kapsamından çıkarılacaklardır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir