Karar İncelemeleri

İlk İncelemeye İlişkin Kararın İstinafa Götürülmesi Üzerine İstinaf Mahkemesinin Davanın Esasına İlişkin Karar Kurması Hakkında AYM Kararı

Ankalex Logo EN-2

Anayasa Mahkemesi’nin E.2022/89, K.2022/129 numaralı kararı 29.12.2022 tarihli Resmi Gazete’de yayınlandı. İlgili karara konu itiraz ile Ankara Bölge İdare Mahkemesi 1. Vergi Dava Dairesi, İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 19. maddesi ve değiştirilen 45. maddesinin (5) numaralı fıkrasının birinci cümlesinin “… ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunu haklı bulduğu, davaya görevsiz veya yetkisiz mahkeme yahut reddedilmiş veya yasaklanmış hakim tarafından bakılmış olması hallerinde …” bölümünün Anayasa’nın 2. 36. 37. 90. ve 141. maddelerine aykırılığını ileri sürerek iptalini talep etti.

Ankara Bölge İdare Mahkemesi 1. Vergi Dava Dairesi, söz konusu maddelerin Anayasa’ya aykırı olduğunu iddia ederken ilk inceleme esnasında verilen kararlara karşı istinaf başvurusunda ve istinaf mahkemesinin, henüz bir karar kurulmamışken, işin esasına dair karar kurmasının Anayasa’ya aykırılığı belirtmektedir. Şöyle ki; başvuru kararından özetle, uyuşmazlığın bir kısmı hakkında inceleme yapılmadan hüküm kurulması, dava hakkında eksik hüküm kurulması, dava dosyasının tekemmül ettirilmeden uyuşmazlık hakkında karar verilmesi, duruşma yapılmadan karar verilmesi, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden karar verilmek üzere dava dosyasının bu mahkemeye gönderilmesi gerektiğini, bu eksikliklerin istinaf merciince giderilerek işin esası hakkında karar verilmesinin adil yargılanma hakkına ve gerekçeli karar hakkına aykırılık teşkil ettiğini belirtmektedir.

İtiraz konusu kural için istinaf incelemesi neticesinde ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak yeniden karar verilmek üzere dosyanın bu mahkemeye gönderileceği hallerin düzenlendiğini, söz konusu haller dışında kalan konularda istinafın gerekli incelemeyi yaparak nihai karar vereceğinin açık olarak düzenlendiğini belirtmiştir. Sonuç olarak ise kanun koyucunun takdir yetkisi gözetilerek, Anayasa madde 141’e de atıf yaparak “davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması, yargının görevidir” denildiğini ve “usul ekonomisi” olarak da adlandırılan bu ilke ile yargılamaların uzamasının önlenmesi amaçları göz önünde bulundurulması gerektiğini vurgulamıştır.

Gerekçeli karar hakkının ihlal edilip edilmediği hususunun yargılamanın bütününe bakılarak tespit edilebileceğini belirtmiştir. Yargılama aşamalarından birinde gerekçe eksikliğinin sonraki aşamalarda telafi edilmesi halinde gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğinden söz edilemeyeceği şeklinde açıklanmıştır.

Bölge idare mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararını kaldırdığı durumlarda dosyayı ilk derece mahkemesine göndermek yerine işin esasını kendisinin karara bağlaması yönünde düzenleme yapılmasının anayasal güvencelere aykırılık oluşturan bir tarafının olmadığını belirterek, itirazın reddinin gerektiğine oy birliği ile karar vermiştir.

 

Yazar: Stj. Av. Berat Karakaya