Karar İncelemeleri

Mükellefiyeti Terkin Edilen Kişiler Özel Esaslar İşlemini Dava Edebilir

Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu (“VDDK”), hakkında özel esaslara alınma işlemi tesis edilen mükelleflerin, işlem tesis tarihinde mükellefiyetleri olmaması halinde dahi işleme karşı dava açabileceklerine karar vermiştir. (VDDK’nın 14.06.2025 tarihli ve E. 2025/1, K. 2025/13 sayılı kararı)

VDDK kararına konu uyuşmazlık en temelde şu şekildedir: Mükellefler, vergi daireleri tarafından sakıncalı ya da şüpheli nitelikteki sahte belge kullanma veya düzenleme riski, bu faaliyetlerde bulunan mükelleflerin ortağı olma ve benzeri durumların tespit edilmesi halinde sınıflandırılarak vergi idaresinin veri tabanında oluşturulan olumsuz mükellefler listesine alınmaktadır. Bu şekilde tesis edilen işlemler, özel esaslar işlemleri olarak adlandırılmaktadır. Mükellefler, özel esaslara alınma işlemlerine karşı dava açma hakkına sahiplerdir. Ancak vergi idaresi tarafından sıklıkla, mükellefiyeti terkin edilen şirketler veya kişiler hakkında da özel esaslar işlemleri tesis edilmekteydi. Bu durumda hakkında özel esaslar işlemi tesis edilen kişi veya şirketler bu işlemlere karşı dava açmak istediklerinde mükellefiyetlerinin olmadığından bahisle ehliyet yönünden davanın reddine karar verilmekteydi. Bu şekilde verilen kararlar neticesinde de özel esaslara alınan kişi veya şirketler işlemden zarar görmeye devam etmekteydi. Tam da bu sebeple VDDK, işlem tesis tarihinde mükellefiyetleri olmayan kişilerin de özel esaslar işlemlerine karşı dava açabileceklerine karar vermiştir.

VDDK kararına konu farklı yöndeki Bölge İdare Mahkemeleri kararları şu şekildedir:

  • Adana Bölge İdare Mahkemesi 1. Vergi Dava Dairesi Kararı: Anılan mahkeme, mükellefiyeti bulunmayan bir kişi adına tesis edilen özel esaslara alınma işleminin, ilgili kişinin menfaatini ihlal etmeyeceği gerekçesiyle dava ehliyeti bulunmadığı sonucuna varmıştır. Sonuç olarak ehliyet yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
  • Konya Bölge İdare Mahkemesi 1. Vergi Dava Dairesi Kararı: Anılan mahkeme, vergi idaresince mükellefiyeti sonlandırılmış bir kişi adına dahi tesis edilen bu nitelikteki bir işlemin hukuki etkiler doğurabileceği ve dolayısıyla menfaat ihlaline yol açabileceği gerekçesiyle esastan incelenebileceğine karar vermiştir.

Uyuşmazlığı inceleyen VDDK sırasıyla şu tespitlerde bulunmuştur:

Öncelikle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesi uyarınca iptal davasının, idari işlemlerden dolayı menfaati ihlal edilenler tarafından açılabileceği hatırlatılmıştır. Menfaat ihlali, hem doktrin hem de içtihatlar uyarınca kişisel, meşru ve güncel nitelik taşımalıdır. VDDK bu ölçütler ışığında, mükellefiyet kaydı bulunmayan bir kişi adına tesis edilen özel esaslara alınma işleminin de gerek mevcut hukuki durumu gerekse gelecekte doğabilecek vergi statüsü üzerindeki etkileri itibarıyla dava hakkının varlığını gündeme getirebileceğini belirtmiştir.

Nitekim karar gerekçesinde, vergi idaresi tarafından tek taraflı olarak tesis edilen bu nitelikteki işlemlerin, sadece ilgili kişiyi değil, bu kişinin ortak olduğu şirketleri ve ticari ilişkide bulunduğu diğer tarafları da etkileyebileceği belirtilmiştir. Özel esaslara alınma işleminin bu yönüyle “sirayet kabiliyeti” dikkate alındığında, bu işlemin ileride kurulabilecek hukuki ve ticari ilişkileri de olumsuz etkileyebileceğinin açık olduğu hüküm altına alınmıştır. Bu itibarla, adına bu nitelikte bir idari işlem tesis edilen kişinin mükellefiyeti bulunmasa dahi dava ehliyetine sahip olduğu kabul edileceği belirtilmiştir.

VDDK kararı ile sonuç olarak, özellikle artık mükellef olmasa da hakkında özel esaslara alınma işlemi tesis edilen kişilerin de bu işlemlere karşı dava açabileceği hükme bağlanmıştır.

20.06.2025

Hazırlayan:

Av. Gazi Barış Yıldırım

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir