Karar İncelemeleri

Makul Sürede Yargılanma Hakkının İhlali İddiasıyla Bireysel Başvuru Yapılmadan Önce Tazminat Komisyonu Başvuru Yolunun Tüketilmesi Gerekir

AYM, işe iade davasının uzun sürmesi ve yargılamanın makul sürede sonuçlandırılmadığı gerekçesiyle yapılan bireysel başvuruda; başvurudan önce Tazminat Komisyonu’na başvurulmadığı gerekçesiyle kabul edilemezlik kararı vermiştir. Söz konusu karar, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasıyla yapılan başvurularda Tazminat Komisyonu’nun etkili başvuru yolu olarak görülmesi bakımından büyük önem arz etmektedir. (AYM’nin 16.06.2023 tarihli ve 32223 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan, 2022/100837 Başvuru Numaralı kararı)

Söz konusu başvuru, işe iade davasının uzun sürmesi nedeniyle makul sürede yargılanma hakkının ihal edildiği iddiasına ilişkindir. Başvurucu, 27.02.2017 tarihinde işe iade talebiyle dava açmış, ilk derece mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilmiştir. Yapılan istinaf başvurusu üzerime karar, istinaf mahkemesince kaldırılarak dosya, ilk derece mahkemesine gönderilmiştir. Bozma kararı üzerine yerel mahkeme 26.10.2022 tarihinde bir kez daha ret kararı vermiş ve başvurucu tekrar istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Başvuruya konu dava, hala istinaf aşamasında derdest iken başvurucu, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasıyla bireysel başvuruda bulunmuştur.

Uyuşmazlığı değerlendiren AYM, öncelikle makul sürede başvuru hakkına dair vermiş olduğu çeşitli kararlara değinmiş ve makul sürede yargılanma hakkına dair yaklaşımının zaman içerisindeki değişimini açıklamıştır.

AYM, Ferat Yüksel (B. No: 2014/13828, 12/9/2018) kararından sonra makul sürede yargılanma hakkının ihlali iddiasıyla yapılan başvurularda Tazminat Komisyonu’na başvuru yolu tüketilmeden yapılan başvurunun incelenmesinin bireysel başvurunun ikincil niteliği ile bağdaşmayacağı sonucuna varmış; başvuru yollarının tüketilmemiş olması nedeniyle başvurunun kabul edilemezliğine karar vermiştir. Kararda, 6384 sayılı Kanun’a 25.07.2018 tarihli ve 7145 sayılı Kanun’la eklenen geçici 2. maddeye göre Anayasa Mahkemesine yapılan ve münhasıran bu maddenin yürürlüğe girdiği 31.07.2018 tarihi itibarıyla Anayasa Mahkemesinde derdest olan yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı iddiasıyla ilgili bireysel başvuruların Tazminat Komisyonu tarafından incelenerek karara bağlanması öngörülmüştür.

Makul sürede yargılanma hakkının ihlali iddiasına ilişkin bireysel başvurularda Ferat Yüksel kararı ile getirilen uygulama, AYM’nin geçtiğimiz yıl yayınlanan, 05.07.2022 karar tarihli ve B. No: 2021/58970 sayılı Nevriye Kuruç kararına kadar bu şekilde devam etmiştir. AYM, Nevriye Kuruç kararı ile makul sürede yargılanma hakkı ve bu hakla bağlantılı olarak etkili başvuru hakkı kapsamında AYM’ye başvuru
yapılmadan önce başvurulabilecek etkili idari veya yargısal başvuru yollarının oluşturulmadığına hükmetmiştir. Anılan kararda pilot karar usulünün uygulanmasına karar verilmiştir. Yapısal bir sorun olduğu belirtilerek makul sürede yargılanma hakkına ilişkin ihlalin tespiti ile bu sebeple uğranılan zararların tazminat suretiyle giderimini içeren etkili bir başvuru yolunun oluşturulması amacıyla kararın TBMM’ye gönderilmesine karar verilmiştir. Ayrıca makul sürede yargılanma hakkına dair bireysel başvuruların Nevriye Kuruç kararının yayınlanmasından itibaren dört ay süreyle ertelenmesine de karar verilmiştir.

Söz konusu karar sonrasında 6384 sayılı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine Yapılmış Bazı Başvuruların Tazminat Ödenmek Suretiyle Çözümüne Dair Kanun’un (“6384 sayılı Kanun”) geçici 2. maddesinde değişiklik yapılmıştır. 05.04.2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren geçici 2. maddeye göre; 09.03.2023 tarihi itibari ile AYM önünde derdest olan yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı veya mahkeme kararlarının geç ya da eksik icra edildiği veya icra edilmediği iddialarıyla yapılan başvurulara ilişkin olarak AYM tarafından başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle verilecek kabul edilemezlik kararından sonra tazminat talebi hakkında karar vermek amacıyla kurulan Tazminat Komisyon’a başvuru yapılmasının yolu açılmıştır.

Bu açıklamaları yapan AYM, uyuşmazlığın esasını değerlendirmeye geçmiştir. AYM’ye yapılacak başvuru, niteliği itibariyle hak ihlallerinin derece mahkemelerince giderilmemesi halinde başvurulabilecek ikincil nitelikte bir yoldur. Bireysel başvuru yolunun ikincil niteliği gereği AYM’ye bireysel başvuruda bulunabilmek için öncelikle olağan kanun yollarının tüketilmesi zorunludur. Hal böyle olmakla beraber AYM, bazı durumlarda bireysel başvuru yapıldıktan sonra yeni bir başvuru yolunun oluşturulması halinde, oluşturulan bu yeni yolun da tüketilmesi gerektiğine karar verebilir. Yine de anılan bu başvuru yollarının tüketilmesinin zorunlu tutulması için başvuru yollarının; ulaşılabilir olması, ihlal iddiaları yönünden başarı şansı sunması ve yeterli giderim sağlaması gereklidir.

Yukarıda yer verilen ilkeleri olaya uygulayan AYM, 6384 sayılı Kanun’un yargılama sürelerinin uzunluğuna ve yargı kararlarının geç veya eksik icra edilmesi sebebiyle bireysel başvuru yapılması gereken hallerde Tazminat Komisyonu’na başvuru imkanı sunduğunu belirtmiştir. Daha sonrasında Tazminat Komisyonu’nun ulaşılabilirlik, başarı şansı sunma ve yeterli giderim sağlama yönünden değerlendirilmesine geçilmiştir.

Tazminat Komisyonu’na doğrudan masrafsız olarak başvuru yapılabilmesi sebebiyle ulaşılabilir olduğu sonucuna varılmıştır. Aynı zamanda Tazminat Komisyonu’nun icra edilebilir kararlar verme yetkisi, yapısının kanun ile önceden belirlenmiş olması, özellikle kararlarına karşı yargı yolunun açık olması sebebiyle başarı sunma kapasitesinin olduğu da belirtilmiştir. Son olarak Tazminat Komisyonu’nun tazminat ödenmesine imkan tanıması nedeniyle potansiyel giderim sağlama kapasitesinin olduğu da belirtilmiştir.

Bu açıklamalardan hareketle, Nevriye Kuruç kararı sonrasında uygulanan pilot karar usulüyle beraber 6384 sayılı Kanun’un geçici 2. maddesinde değişiklik yapıldığı sabittir. Sonuç olarak AYM, Tazminat Komisyonu’nu etkili bir başvuru yolu olarak kabul etmiş ve makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasıyla yapılacak bireysel başvurular açısından öncelikle Tazminat Komisyonu’na başvuru yapılması gerektiğini hükme bağlamıştır. Öte yandan AYM, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasıyla yapılacak her bireysel başvuruda Tazminat Komisyonu’na başvuru yapılması gerektiğini de belirtmemiştir. 6384 sayılı Kanun’un geçici 2. maddesi ile yapılan düzenlemenin AYM önünde 09.03.2023 tarihi itibari ile derdest olan başvurulara yönelik dönemsel bir düzenleme olduğu hususu önem arz etmektedir. Anılan tarihten sonra yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı iddiasıyla yapılacak başvurular yeniden bir değerlendirmeye tabi tutulacaktır.

Sonuç olarak yapılan inceleme neticesinde 6384 sayılı Kanun’un geçici 2. maddesi ile yapılan değişiklik gereği 09.03.2023 tarihi itibariyle derdest olan, makul sürede yargılanma hakkının ihlali iddialarıyla yapılan başvurularda, Tazminat Komisyonu’na başvuru yolu tüketilmeden yapılan başvurunun incelenmesinin bireysel başvurunun ikincil niteliği ile bağdaşmayacağı neticesine varılmıştır.

Bu nedenlerle başvurunun, başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmiştir.

Hazırlayanlar:
Av. Doğa Can Altınözlü
Stj. Av. Cevdet Emre Koçak

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir