Blog

İade Faizinin Hata Düzeltme ile İstenmesi

Ankalex Logo EN-2

Bilindiği üzere, hatalı ödenen vergilerin iadesi için Vergi Usul Kanunu’nda (VUK) özel bir düzenleme (düzeltme-şikayet) mevcut (m. 116 ve devamı). Bu düzenleme kapsamında bazen idareye başvuru sonucu doğrudan, bazen düzeltme-şikayet sürecini takiben yargı kararı sonucu bazen ise mevzuattaki düzenleme sonucu (örneğin, ikale sözleşmeleri sonucu ödenen ek menfaatlerden kesilen gelir vergisinin iadesine dair kanuni düzenleme), fazla ödenen vergiler iade edilebilir.

 

Ancak bu üç durumda da vergi idaresi, fazla ödenen vergiyi faizi ile ödemekten kaçınıyor. (Doktrinde bu faiz türü, “iade faizi” olarak  adlandırılmıştır*). İdareden faiz talep edildiğinde, “mahkeme kararında açıkça faiz ile iadesine yazmıyor” veya “mevzuatta faiziyle iade edilmesine dair açık bir düzenleme yok” gibi itirazlar ile faiz ödenmeyebiliyor.

VUK’un 112/4. maddesinde, hatalı ödenen verginin tecil faizi ile iade edileceğine dair düzenleme açık olmakla birlikte idare, mahkeme kararında veya mevzuatta olaya özel bir düzenleme olmasını arıyor.

 

Kanaatimce böyle bir durumda, faiz talebinin tam yargı davasına konu olması mümkün ancak Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu (DVDDK) başka bir hususu değerlendirmiş ve “sadece faiz talebi için VUK m. 116 ve devamındaki hata-düzeltme hükümlerini kullanılabilir mi?” sorusuna cevap vermiş.

Bölge Adliye Mahkemeleri kararları arasındaki karar farklılığın giderilmesi amacıyla verilen karara göre, fazla tahsil edilen verginin iadesi tam olarak gerçekleştirilmediğinden işlemiş faizin ödenmesi istemiyle, asıl alacağın iadesine ilişkin öngörülen düzeltme zamanaşımı süresi içinde, iadeden ayrı ve bağımsız olarak düzeltme ve şikayet yoluna başvurulabilebilir.**

Faize ilişkin olarak kararda aynen şu ibarelere yer verilmiştir:

“Haksız veya fazla olarak tahsil edildiği tespit edilen vergilerin iadesinde ilgilinin ödediği paradan mahrum kaldığı süre zarfında, enflasyon nedeniyle paranın değerinde meydana gelen aşınma ve mülkiyetin gerçek değerinde oluşan azalma nedeniyle faiz ödenmesi gerektiği açıktır. Aksi halde paranın değerinde meydana gelen aşınma nedeniyle alacağın tahsil tarihindeki gerçek değeri iade edilmiş olmadığından iade işlemi eksik olarak yerine getirilmiş ve ilgililerin mülkiyet hakkı korunmamış olmaktadır.”

Bu suretle, haksız olarak tahsil edilen verginin iadesi üzerine, iade edilen vergiden bağımsız olarak ve tek başına faiz ödenmesi istemiyle VUK 116 vd maddeleri uyarınca düzeltme ve şikayet yoluna başvurulabileceğine oyçokluğu ile kesin olarak karar verilmiştir.

*KARAKOÇ, Yusuf, “Vergi İdaresince İade Edilmesi Gereken Yükümlü Alacaklarına Faiz Uygulanması”, Prof. Dr. Seyfullah Edis’e Armağan, (der. Z. Gören, vd.), Dokuz Eylül Üniversitesi Yayını, İzmir, 2000, (S. 387 – 406), s. 388

**10 Mayıs 2022 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun E: 2022/1 K: 2022/4 sayılı kararı.

 

İlgili kararın tam metnine aşağıdan ulaşabilirsiniz:

VDKK kararı

 

Yazar: Av. Arb. Emre Burak Onat