Bülten

Geçtiğimiz Ayda Hukuki Gelişmeler (Şubat 2025)

Vergi Hukuku Mevzuatında Gelişmeler

1- Gelir İdaresi Başkanlığı (“GİB”) tarafından yayınlanan broşür kapsamında vergiye uyumlu mükelleflerin %5 vergi indiriminden ne şekilde faydalanacağı hakkında açıklamalara ve örneklere yer verilmiştir.

  • Uygulamanın dayanağı ise Gelir Vergisi Kanunu mükerrer m. 121’dir. Anılan maddeye göre beyannameleri süresinde veren, aleyhine tarhiyat yapılmayan ve vergilerini süresinde ödeyen mükellefler vergiye uyumlu mükelleflerdir.
  • Bu mükelleflerinin, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5’ini, ödenmesi gereken vergiden indirme imkânı bulunmaktadır.

2- GİB’in yayınladığı Tebliğ ile mücbir sebep hali uzatılan illerde yer alan mükelleflerin 7440 sayılı Yapılandırma Kanunu kapsamında yapacakları başvuruların süresi 31.08.2025 tarihine uzatılmıştır.

3- GİB’in yayınladığı Tebliğ ile LPG Dağıtıcı Lisansı ile LPG Otogaz Bayilik Lisansı sahiplerine yönelik indirimli teminat uygulaması yürürlükten kaldırılmıştır. (GİB tarafından 15.02.2025 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 581 Seri nolu Tebliğ)

4- GİB’in yayınladığı rehber kapsamında kazançları basit usulde tespit edilen mükellefler açısından uygulanan gelir vergisi istisnası hakkında özet bilgilere yer verilmiştir.

  • Uygulamanın dayanağı Gelir Vergisi Kanunu (“GVK”) mükerrer m. 20/A olup anılan hükme göre basit usule tabi mükelleflerin ticari kazançları gelir vergisinden istisna edilmiştir. Basit usule tabi mükellefler, istisna kapsamındaki bu kazançlar için yıllık beyanname vermeyecek ve diğer gelirler dolayısıyla beyanname vermeleri halinde de bu kazançlarını beyannameye dâhil etmeyeceklerdir.
  • Yayınlanan rehberde ise ticari kazancın tespiti, gelir vergisi istisnası, mükelleflere sağlanan avantaj ve kolaylıklar, Defter-Beyan Sistemi hakkında açıklamalar yapılmıştır.

5- GİB’in yayınladığı broşür kapsamında, gayrimenkullerin 5 yıl içinde elden çıkarılmasında gelir vergisinin ne şekilde uygulanacağı hakkında açıklamalara yer verilmiştir.

  • Uygulamanın dayanağı GVK mükerrer m. 80 hükmü olup gayrimenkullerin iktisap tarihinden başlayarak 5 (beş) yıl içerisinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar değer artış kazancı sayılmakta ve gelir vergisine tabi olmaktadır.
  • Broşürde ise özetle değer artışı kazancının konusu ve vergilendirilmesi, iktisap tarihinin belirlenmesi, değer artışı kazancının beyanı ve verginin ödenme zamanı hakkında açıklamalara yer verilmiştir.

6- GİB, serbest meslek kazancı elde eden mükellefler için vergi rehberi yayınlamıştır. Rehberde; Serbest meslek faaliyetine ilişkin kavramsal bilgiler, serbest meslek kazancının tespiti, serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilecek giderler, yıllık beyannamenin verilmesi, verginin ödenme zamanı gibi konularda detaylı açıklamalar yer almaktadır.

7- GİB’in yayınladığı Tebliğ ile 2025 yılı geçici vergilendirme dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapılmamasına karar verilmiştir.

  • Enflasyon düzeltmesi kavramı ise mali tabloların, paranın satın alma gücündeki değişimler nedeniyle gerçek durumu yansıtmayacak şekilde etkilendiği durumlarda, enflasyon etkilerini gidermek amacıyla yapılan düzeltme işlemidir. Enflasyon düzeltmesi, Vergi Usul Kanunu mükerrer 298. madde hükmüne dayanmaktadır ve 2023 yılının sonundan beri gereken şartların sağlanması nedeniyle yapılmaktaydı.
  • GİB tarafından yayınlanan Tebliğ ile yapılan düzenlemenin sadece geçici vergi açısından getirildiğine dikkat edilmelidir. Başka bir deyişle 2025/1, 2. ve 3. geçici vergilendirme dönemi haricindeki vergilendirme işlemlerinde yine enflasyon düzeltmesi yapılacaktır (GİB tarafından 15.02.2025 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 582 sayılı Tebliğ)

8- GİB, 2024 takvim yılında sahip oldukları mal ve hakları kiraya verenlerin vergilendirilmesine yönelik daha öncesinde hazırlanan “Kira Geliri Elde Eden Mükellefler İçin Vergi Rehberini” güncelleyerek kullanıma sunmuştur.

9- GİB’in yayınladığı Tebliğ ile sosyal içerik üreticilerine sağlanmış olan gelir vergisi istisnası genişletilmiştir. Yapılan değişiklik ile artık internet vb. elektronik ortamlar üzerinden verilen bireysel kurs, eğitim, ürün tanıtımı gibi hizmetlerden sağlanan kazançlara da gelir vergisi ve KDV istisnasının uygulanmasına karar verilmiştir. (GİB tarafından 27.02.2025 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Seri No: 54 sayılı Tebliğ)

Vergi Hukukunda Yargı Kararları

Vergi hukuku alanında önemli gördüğümüz yargı kararı aşağıda özetlenmiştir:

Danıştay 3. Dairesi’nin kararında, henüz tasfiye süreci devam eden şirketin defter ve belgelerinin tasfiye memurundan istenmesi ve ibraz edilmemesi halinde tarhiyatın da tasfiye halindeki şirket adına yapılması gerektiğine hükmedilmiştir.

  • Karara konu ilk derece yargılamasında davacının tasfiye halinde … İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait yasal defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğinden bahisle şirket adına tarhiyat yapılmıştır. Daha sonrasında şirket yetkilisi olan davacıya, kanuni temsilci sıfatıyla 2009 yılının Ocak ila Aralık dönemleri için üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatı yapılmıştır.
  • İlk derece mahkemesi özetle, defter ve belge isteme yazısının davacıya tebliğ edildiği tarihte şirketin tüzel kişiliğinin sona ermediği ve tasfiye halinin devam ettiği ve tasfiye memurunun … isimli şahıs olduğu anlaşıldığından anılan defter ve belgelerin tüzel kişiliği devam eden şirketin tasfiye memurundan istenmesi gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca defter belgelerin ibraz edilmemesi halinde tarhiyatın da tasfiye halindeki şirket adına yapılması gerekirken davacı adına tarhiyat yapılması hukuka aykırı bulunmuştur.
  • Danıştay, anılan kararı aynı gerekçe ile onamıştır (Danıştay 3. Dairesi’nin 09.10.2023 tarihli ve E. 2023/4124, K. 2023/3618 sayılı kararı).

Diğer Hukuk Alanlarında Önemli Mevzuat Değişiklikleri ve Yargı Kararları

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin kararında özetle, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu (“KTK”) m. 97’de öngörülen ve zorunlu dava şartı olarak kabul edilen sigorta şirketine başvuru şartının arabuluculuk başvurusu yapılması yoluyla da tamamlanabileceği belirtilmiştir. Yargıtay, arabuluculuk başvurusunun KTK m. 97’de öngörülen başvuru yerine geçeceğini, bu yolla sigorta şirketinin riziko hakkında bilgilendirilmiş sayılacağına karar vermiştir. Sonuç olarak sigorta şirketine başvuru yapılmadığından bahisle davanın dava şartı yokluğundan reddine yönelik ilk derece mahkemesi kararına karşı yapılan kanun yararına temyiz başvurusu, dava öncesi yapılan arabuluculuk başvurusunun bu eksikliği giderdiği gerekçesiyle kabul edilmiştir. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 20.02.2025 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan E. 2023/12689, K. 2024/4378 sayılı kararı)

Hazırlayanlar:

Av. Doğa Can Altınözlü

Stj. Av. Gökçe Yalçınkaya

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir